Islak bir hüzün kapıda
Yolumu gözlüyor
Üşüyen ellerimle değiyorum sabaha
Her söz yalnızlığımı
Her doğan gün
Sensizliğimi büyütüyor
Karanlığın duvarına astım
Gülen gözlerini,
Ağlayan sesini
Seni istedim
Hasta yatağında, başucumda…
Bir akşam vakti,
Değerken söğüt yaprağı sulara
Sorgusuz sualsiz çalınmadan kapım
Seni istedim
Akşamın yorgun sevişmelerine
Narçiçeği gülüşünde sevinç
Gözlerin bahar
Nisan ortası yağmurlarla gel
Bir bir bin toplayayım
yağmur tanelerini saçlarından
Seni bekledim
Bir asır
Bin yıl
HoşgeLdin